Merkez Bankası'nın faiz artırma süreci, özellikle Haziran ayından bu yana devam etmiş, cumhurbaşkanı destekli sıkılaştırma adımlarıyla desteklenmiştir. Bu süreç, enflasyonla mücadelede önemli bir adım olarak görülmekte ve Merkez Bankası'nın dezenflasyon hedefine ulaşma çabalarını yansıtmaktadır.
Reuters anketine katılan 21 ekonomistin tamamı, TCMB'nin politika faizinde bir artış beklerken, tahminler %37.5 ila %40 bandında yer alıyor. Ankete göre, politika faizindeki artış beklentileri 16 ekonomist için 250 baz puan, üç ekonomist için 500 baz puan, bir ekonomist için 350 baz puan ve bir ekonomist için 300 baz puan olarak öne çıkıyor.
Tüketici fiyatlarındaki Ekim ayındaki yükselişin ardından, Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan, enflasyonun aylık bazda yavaşlamaya başladığını belirtmiş, ancak iyileşmenin henüz kesin olmadığını ifade etmişti. Ekonomistler, bu açıklamalara paralel olarak, Merkez Bankası'nın faiz artırma sürecini devam ettirmesini ve bir haftalık repo faizini 250 baz puan artırarak %37.5'e çekmesini bekliyor.
Goldman Sachs'ın araştırma notunda, Türkiye'nin iç ve dış faiz oranlarının üç aylık ortalamalara yaklaştığına dikkat çekilerek, piyasa faizlerine yakınsamanın bir faiz bazlı parasal sisteme dönüşün bir parçası olduğu vurgulanmıştır. Bu durumun, Türk lira mevduat faizlerindeki keskin yukarı yönlü trende de katkıda bulunduğu belirtilmiştir.
TCMB'nin faiz kararının ardından, piyasalardaki ve ekonomideki gelişmelerle birlikte Merkez Bankası'nın gelecekteki politika duruşu ve faiz artışlarına ilişkin değerlendirmeler önem kazanacak. TCMB'nin faiz kararı, ekonomi ve finans dünyasında yakından takip edilen bir gelişme olarak öne çıkarken, enflasyonla mücadele ve ekonomik istikrar hedefleri doğrultusunda atılacak adımlar merakla bekleniyor.
Yorumlar
0 yorum